Kanlı Kontes — Elizabeth Báthory
Dünyanın en kanlı en cani kontesi ile tanışmaya hazır mısınız? Gelmiş geçmiş en ünlü kadın seri katili Elizabeth Báthory, bu zamana kadar bir çok kitaba ve filme konu olmuş gerçek bir kişidir. Kan donduran cinayetlerin baş kahramanı olan Elizabeth, tarihteki ilk seri katil olma ününe sahiptir.
İnsanlara ve hayvanlara yaptığı eziyetlerle, kurbanlarının gözlerini oyarak kanlarıyla banyo yaptığı bilinen kontes, tarihe adını kanlı bir şekilde yazdırmıştır. Soylu bir aileye mensup olan kontes, genç kalabilmek için her türlü caniliği ve katliamı gerçekleştirmiş bir akıl hastası olarak anılır.
Dracula filmlerinin çıkış noktası olan Kanlı kontes, korku filmlerini aratmayan hikayesi, kan donduran ayrıntılarıyla birlikte 2004 yapımı olan Eternal filmine de konu olmuştur. Yüzyıllar önce yaşayan bu kadın çivili kafesler, kanlı banyolar, sadist ayinleri ve zevkleriyle tarihe en kötü şöhretli kadın olarak geçmiştir.
Şizofren hastası olarak düşünülen Elizabeth’in güzelliğe ve genç kalma takıntısı ve işkence yapmaktan aldığı sadistçe zevkle birleştiğinde birçok bakire kızın ölümüne sebep olmuştur. Gerçekte entelektüel bir asilzade olan Báthory, aynı zamanda bir seri katildir. Macaristan’da 1560 yılında köklü ve güçlü bir ailenin ferdi olarak dünyaya gelmiştir.Gerçek adı Erzsebet Bathory‘dir, çocukluk yıllarda sara nöbetleri geçirdiği bilinmektedir. Ailesinin yaptığı bir katliama henüz 6 yaşında tanık olması belki de sapkın bir hayal dünyasına sahip olmasına neden olmuş olabilir.
Soyluları eğlendirmek adına Báthory malikanesine gelen bir çingenenin karnı yarılan bir atın içine canlı olarak koyulup dikilerek ölüm cezasına çarptırılması, Elizabeth’in şizofreni hastası olmasına neden olduğu düşünülmektedir.
12 yaşında bir köylüden hamile kalan Elizabeth, bir kız bebeği doğurarak bir daha onu hiç görmemiştir. Kara şövalye olarak anılan Kont Ferencz Nasdasdy ile 15 yaşında iken evlenmiştir. Evliliğin ardından Csetjhe Kalesi’ne yerleşmiş, cinayetlerine de burada başlamıştır. Kocasının sürekli savaşlarda olması nedeniyle kalede tek başına kalan Elizabeth, yalnızlığını genç erkeklerle birlikte olarak ve aynaya bakarak geçirmiştir.
Kölelere ve hayvanlara eziyet etmeye başlayan kontesin hayatı hizmetçisine attığı tokat ile birlikte katliamlara başladığı bilinmektedir. Hizmetçisi saçlarını tararken canını acıttığı için ona tokat atan Elizabeth, eline bulaşan kan ile hizmetçinin onun güzelliğini aldığı düşüncesine kapılmıştır. Devamında hizmetçinin atardamarını kestirerek kanıyla küveti dolduran kontes, banyosunu bu kan ile yaparak güzelliğin sırrını bulduğunu düşünmüştür.
Büyücülüğe de merakı olan kontes Dorotha Szentes isimli büyücüden de yardım alarak birçok genç kızı öldürüyor, ağızlarını dikiyor, kanlarıyla banyo yaparak güzelliğine güzellik kattığını düşünüyormuş. Büyücü bakire ve güzel kızları kontes için bulmaya yardım ederek, kanlı ritüellerinde kontese yardım etmiştir.
İşkence yöntemlerini değiştirerek genç kızların ateşte yakılmasını sağlayarak bunu izlemekten keyif olan kontes, kendi çocuklarından sıkılarak onlarını reddetmiştir. Yaşadığı kaleyi işkence yerine dönüştüren kontes kimi zaman kurbanlarının kanını içiyor hatta etlerini bile yediği biliniyor.
600’den fazla bakire kızı katlederek kanlarıyla banyo yapan Elizabeth, kaleye giren kızların dönmemesi ve ormanda bulunmaya başlayan cesetlerle birlikte tüm dikkatleri üzerine çekmeye başlamıştır. Macaristan kralınında bu olaydan haberi olmasıyla birlikte kuzeni Kont Cuyorgy Thurzo, kaleyi adamlarıyla başmış, 50 kızın cesedini bulmuştur.
Elizabeth’e yardım eden yardımcılarının parmakları kesilerek kazığa bağlanıp yakılarak öldürülmüştür. Soylu olması nedeniyle ölüm cezasından kurtulan kanlı kontes ise kendi kalesinde bulunan karanlık bir zindana hapsedilmiştir. Karanlık ve kimsenin giremeyeceği kadar küçük olan zindanda sadece yemek ve suyun verildiği kanlı kontes 21 Ağustos 1614 yılında ölmüştür. 3 yıl bu zindanda yaşayan kontesin görünüşünün bir şeytana benzetilmesi ise bir vampir olduğu söylentilerine neden olsa da, sonradan frengi hastalığının neden olduğu öğrenilmiştir….